Bilmeceler
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Bilmeceler
Kutuplara giden zenci ne olur?
Donar
Yeter Çektiğim!
Fotoğraf makinesi
Gece gündüz yufka açar!
Deniz
Şehirden şehire koşarım, köyden köye giderim fakat hiç hareket etmem
Yol
Ağzı vardır konuşmaz, yatağı vardır, fakat hiç uyumaz
Akarsu
Ben iki hasretlinin arasında dururum. Onları konuştururum
Telefon
Yeşil mantolu, kırmızı entarili, siyah düğmeli
Karpuz
Denizler gerçekte mavi boya olsaydı ne olurdu?
Mavi boya sudan ucuz olurdu
Eğri oturalım, doğru konuşalım
Deve
Yerin altında kırmızı minare
Havuç
Uzaktan baktım hiç yok yakından baktım pek çok
Karınca
İstanbul da süt pişti kokusu buraya düştü
Mektup
Açarsam dünya olur yakarsam kül olur
Harita
Dört ayaklı ayı üstünde kabadayı
Sandalye
Ufacık sandık içine un bastık
iğde
Adamın biri 13. kattan düşmüş, ölmemiş. Niçin?
Öldürmeyen Allah öldürmez
Temel her şimşek çaktığında saçını, başını düzeltiyormuş. Niçin?
Fotoğraf çekildiğini sanıyormuş
Çarığı çattım bacaya attım
Terazi
Yedi delikli tokmak bunu bilmeyen ahmak
Baş
Uzaktan baktım bir karataş, yanına gittim dört ayak bir baş
Kaplumbağa
Et dedim met dedim git şuraya yat dedim
Süpürge
Altı göl üstü gül
Gaz Lambası
Yer altında yağlı kayış
Yılan
Zilim var, kapım yok
Telefon
Başımda saç yok, içimde tat çok
Kabak
Donar
Yeter Çektiğim!
Fotoğraf makinesi
Gece gündüz yufka açar!
Deniz
Şehirden şehire koşarım, köyden köye giderim fakat hiç hareket etmem
Yol
Ağzı vardır konuşmaz, yatağı vardır, fakat hiç uyumaz
Akarsu
Ben iki hasretlinin arasında dururum. Onları konuştururum
Telefon
Yeşil mantolu, kırmızı entarili, siyah düğmeli
Karpuz
Denizler gerçekte mavi boya olsaydı ne olurdu?
Mavi boya sudan ucuz olurdu
Eğri oturalım, doğru konuşalım
Deve
Yerin altında kırmızı minare
Havuç
Uzaktan baktım hiç yok yakından baktım pek çok
Karınca
İstanbul da süt pişti kokusu buraya düştü
Mektup
Açarsam dünya olur yakarsam kül olur
Harita
Dört ayaklı ayı üstünde kabadayı
Sandalye
Ufacık sandık içine un bastık
iğde
Adamın biri 13. kattan düşmüş, ölmemiş. Niçin?
Öldürmeyen Allah öldürmez
Temel her şimşek çaktığında saçını, başını düzeltiyormuş. Niçin?
Fotoğraf çekildiğini sanıyormuş
Çarığı çattım bacaya attım
Terazi
Yedi delikli tokmak bunu bilmeyen ahmak
Baş
Uzaktan baktım bir karataş, yanına gittim dört ayak bir baş
Kaplumbağa
Et dedim met dedim git şuraya yat dedim
Süpürge
Altı göl üstü gül
Gaz Lambası
Yer altında yağlı kayış
Yılan
Zilim var, kapım yok
Telefon
Başımda saç yok, içimde tat çok
Kabak
schrei- Mesaj Sayısı : 59
Kayıt tarihi : 19/07/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz